İzmir Büyükşehir Belediyesi, Sivas Katliamı’nın 31. yılında Madımak Oteli’nde katledilen aydınları anmak için bir etkinlik düzenledi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, yaptığı konuşmada, “31 yıl önce bu olay ilk olduğunda ne hissediyorsak 31 yıl sonra aynı şekilde hissediyoruz. Ama bu ülkede bu düzen değişecek. Bu dünyada yaşayan her insanın hakkına, hukukuna, düşüncesine, inancına saygı duyulan o düzeni kuracağız. Ben bu mücadelenin bir parçası olmaktan onur duyuyorum” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Sivas Katliamı’nın 31. yılında Madımak Oteli’nde katledilen aydınları anmak için Kültürpark’ta yer alan İzmir Sanat Merkezi’nde bir anma programı düzenledi. Etkinliğe İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Metin Altıok’un kızı Zeynep Altıok Akatlı, Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay, Kiraz Belediye Başkanı Nasuh Coşkun, Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, Beydağ Belediye Başkanı Şakir Başaran, Narlıdere Belediye Başkanı Erman Uzun, Gaziemir Belediye Başkanı Ünal Işık, Menderes Belediye Başkanı İlkay Çiçek, sanatçılar ve çok sayıda davetli katıldı.
Programda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Madımak Katliamı’nın üzerinden 31 yıl geçmesine rağmen hislerinin değişmediğini belirtti. Tugay, suçluların bulunması ve adaletin sağlanması gerektiğini vurgularken, “Biliyorsunuzdur ama şu arkamızda gördüğünüz 33 canın bir tanesi Koray Kara, 12 yaşında. Bu olayların olacağı belli, insanların kışkırtıldığı belli ama yeterli önlem alınmıyor. Bunun gerçekleşmesine izin veriliyor. Bu zihniyetin kendince bir şeyi yok etmeye çalıştığı çok açık. Neyi yok etmeye çalışıyorsunuz? İnsanların inancını mı? İnsanların düşüncesini mi? Türkülerini mi yok etmeye çalışıyorsunuz? Sözlerini mi yok etmeye çalışıyorsunuz? Aslında o ateşi yakanlar o ateş ile bu insanların doğrululuğunu, iyiliğini yok etmeye çalıştılar. Yıllardır bu mücadele sürüyor. Yıllardır vicdan ile ahlak, iyilik ile doğruluk ve onu yok etmeye çalışanların mücadelesi sürüyor. Onu yok etmeye çalışanlar biliyor ki o inanca, o ahlaka, o doğruluğa sahip insanlar bu dünyada iktidar sahibi olursa, bu dünyanın düzenini onlar belirlerse, o zaman birilerinin haksızlıktan, adaletsizlikten elde ettiği o çıkar ortamı yok olacak” dedi.
“Mücadelenin bir parçası olmaktan onur duyuyorum”
Başkan Tugay, Madımak Katliamı’nda hayatını kaybeden aydınların hesabının sorulacağını ifade ederek, “Bu ülkede bu düzen değişecek. Bu ahlaksızlık, bu zulüm bitecek ve bu dünyada yaşayan her insanın hakkına, hukukuna, düşüncesine, inancına saygı duyulan o düzeni kuracağız. Ben bu mücadelenin bir parçası olmaktan onur duyuyorum. Kazanacağımıza inanıyorum. Ne olur siz de inanın. Bir daha bu ülkede böyle şeylerin olmaması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Hepsini yürekten saygıyla anıyorum. Ama sizden ricam buradan üzüntüyle eve gitmeniz değil, bu mücadeleyi kazanmak için daha fazla enerji ile yolumuza devam etmeniz. Biz doğru insanlarız, biz vicdanlı insanlarız ve o vicdan ile o doğruluk ile bu mücadeleyi kazanacağız” şeklinde konuştu.
“Ne Çorum’u ne Sivas’ı ne Maraş’ı unutacağız”
Alevi Bektaşi Federasyonu Ege Bölge Sorumlusu Gülbahar Kaplan ise yaptığı konuşmada, “Pir Sultan Abdal şenliklerine giden yazarlar, şairler, semaha durmak isteyen gençlerimiz orada sadece iyi niyetleri ile vardılar. Ama günler öncesinden, haftalar öncesinden kamyonlarla kaldırım taşlarının o otelin etrafına yayıldığını biliyoruz. Katliamın başlangıcından bugüne kadar siyasi iktidarda olanlar, gücümüz yetmedi diyenler katliama uğrayanları değil de katledenleri korudu. Bizler ne Çorum’u ne Sivas’ı ne Maraş’ı unutacağız” dedi.
“İhtiyacımız olan şey dayanışmayla umudu diri tutarak mücadeleyi sürdürmektir”
Madımak Oteli’nde hayatını kaybeden şair Metin Altıok’un kızı Zeynep Altıok Akatlı da konuşmasında, “İhtiyacımız olan şey dayanışmayla umudu diri tutarak mücadeleyi sürdürmektir. Daha iki gün önce Kayseri’de araçlar tutuşturuldu, yine masum insanlar hedef alındı. Bugün hepimizi tehdit eden yaşam kavgası işte bu bütüncül bakışın arkasında saklı. Bugün bu davadan ne bekliyorsunuz derseniz, ne o kişilerin yargılanacağına, ne itfaiyenin hortum tutmayan çalışanının yargılanacağına, ne müdahale etmeyen polisin askerin bugün yeniden ifadesine başvurulacağına, bu davanın benim için asla ve asla bırakılmaması gereken tek sebebi vardır. İnsanlık suçlarında zaman aşımının uygulanmaması, bu mücadelenin sürdürülmesi ve bu davanın emsal gücünün yarınları aydınlatacak çağdaş bir anayasa için kullanılmasıdır. Tek beklentim budur” şeklinde konuştu.
Avukat Beydağ Tıraş Öneri ise panelde katılımcılara Madımak Katliamı’nın mahkeme sürecini aktardı.
“Bu aydınlıkla karanlığın savaşıdır”
Madımak Katliamı’ndan şans eseri kurtulan yazar Hidayet Karakuş ise, “Bu aydınlıkla karanlığın savaşıdır. Bu savaş insanlığın, tarihin başından beri var. Yapacağımız tek şey laik demokratik Atatürk Cumhuriyetini savunmaktır. Bütün yurttaşlar eşittir. Her inanca saygılı olacağız. Laiklik çizgisinden çıkmayacağız” şeklinde konuştu.
Panelin ardından etkinliğe katılanlar, Özgür Başkaya’nın şiir dinletisi ve Madımak Katliamı ile ilgili bestelenmiş parçaları seslendiren Grup Son Dakka ile duygusal anlar yaşadı.