İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği İzmir Ofisi iş birliğiyle Tarihi Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen “COP30’a Giderken Yerelden Küreseli Görmek-İzmir’in Geleceği: Yeşil Kuşaklar” etkinliğinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Okyay, Türkiye’de yerel düzeyde gerçekleştirilen ilk COP organizasyonu olan COP İzmir serisinden elde edilecek sonuçların eylem planlarına dönüştürülmesinin hedeflendiğini vurguladı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği İzmir Ofisi, doğa temelli dönüşüm vizyonuyla “COP30’a Giderken Yerelden Küreseli Görmek: İzmir’in Geleceği – Yeşil Kuşaklar” adlı bir etkinlik düzenledi. Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleşen program, yuvarlak masa toplantıları, interaktif çalışmalar ve uzman sunumlarıyla dikkat çekti. Etkinlikte “tek sağlık” ve “iyi olma” yaklaşımları ön plana çıkarılırken, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Okyay ve şehir plancısı Ali Faruk Göksu’nun konuşmaları etkinliğe damga vurdu. Göksu, İzmir’in “yeşil kuşak” kavramı üzerine bilgi paylaşırken, doğanın sürdürülebilirlikteki rolüne vurgu yaptı.
Türkiye’nin İlk Yerel COP Organizasyonu
İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Okyay, dördüncü kez düzenlenen COP İzmir organizasyonunun, yerelde güçlenmiş yapılar oluşturmak için önemli bir adım olduğunu belirtti. Okyay, “Ulusal düzeyde belirlenen politikaların yerel dinamiklere her zaman uygun olmadığını gördük. Bu nedenle kentlerin kendi önceliklerini belirlemesi gerektiğine inanıyoruz. Türkiye’de yerel düzeydeki ilk COP’u İzmir başlattı. Bu bilgileri Dünya Sağlık Örgütü’nün Bursa’daki Sağlıklı Kentler Birliği toplantısında ve ICLEI’nin diğer platformlarında sunarak eylem planlarına dönüştürmeyi hedefliyoruz” dedi. Okyay, bu çalışmaların yerelden başlayarak küresel düzeyde iklim politikalarına katkı sunacağını vurguladı.
Mavi-Yeşil İzmir’in Potansiyeli
Şehir plancısı Ali Faruk Göksu, “İzmir’de Mavi-Yeşil Altyapı ve Ekolojik Koridorlar” başlıklı sunumunda, iklim krizine karşı yerel çözümlerin önemini dile getirdi. Göksu, İzmir’in mevcut doğal alanlarını dikkate alarak geliştirilmesi planlanan yeşil kuşak stratejisini anlattı ve “Kentimizin mavi ve yeşil örtüsü, iklim krizine yönelik çözümler için büyük bir potansiyel taşıyor. Doğayı yeniden keşfetmeli ve bu vizyonu eyleme dökmeliyiz” dedi. Göksu ayrıca, Gediz ve Küçük Menderes havzalarını içeren bölgesel bir perspektifle çalışılması gerektiğini ifade etti.
İnteraktif Çalışmalar ve Strateji Toplantıları
Etkinlikte, İzmir’in mavi, yeşil ve gri örtülerini yansıtan bir harita üzerinde interaktif beyin fırtınası yapıldı. Yuvarlak masa toplantılarında “İklime Duyarlı Planlama”, “Yeni Nesil Kent Meydanları”, “Ekolojik Dere Islahı” ve “Kentsel Yeşil Alanlar” gibi konular ele alındı. Bu çalışmalar, İzmir’in geleceği için uygulanabilir stratejiler oluşturmayı hedefledi.
İzmir’den Küresel İklim Hedeflerine Katkı
COP İzmir etkinlikleri, yerel paydaşların iş birliğiyle, iklim krizinin etkilerine karşı güçlü bir mutabakat oluşturmayı ve COP30 gündemine İzmir’in sesini taşımayı amaçlıyor. Bu kapsamda, doğa temelli çözümlerle farkındalık yaratmak ve sürdürülebilir bir gelecek için harekete geçmek temel hedef olarak belirleniyor.
Taraflar Konferansı (COP) Nedir?
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi çerçevesinde düzenlenen Taraflar Konferansı (COP), 1994 yılından bu yana her yıl bir ülkede küresel ısınmaya karşı mücadele için toplanıyor. 2024’te Azerbaycan’da düzenlenen COP29’un ardından, 2025’te COP30 Brezilya’da gerçekleştirilecek. Yerelden küresele uzanan bu yolculukta, İzmir gibi kentler de küresel politikaların şekillenmesine katkı sunuyor.
Önceki Haber: İZTAM’da Tarıma Dokunan Eller Geleceğe Umut Oluyor